Yorum Yap
Üyelik gerektirmez.
Amasra: Karadeniz’in Saklı Cenneti
Bartın’a bağlı Amasra, Karadeniz’in en güzel kıyı ilçelerinden biridir. Tarihi, doğal güzellikleri ve kendine özgü atmosferiyle ziyaretçilerini büyüleyen bu sahil kasabası, aynı zamanda Türkiye’nin en eski yerleşim yerlerinden biri olarak bilinir.
Amasra’nın tarihi MÖ 12. yüzyıla kadar uzanır. Antik çağlarda bir liman kenti olarak önem kazanan ilçe, Roma, Bizans ve Osmanlı medeniyetlerinin izlerini taşımaktadır. Amasra Kalesi, Fatih Sultan Mehmet’in “Lala, Çeşm-i Cihan bu mu ola?” diyerek hayran kaldığı ünlü yapılar arasındadır.
Amasra, denizi, kumsalları ve yeşillikleriyle doğayla iç içe bir tatil sunar. Boztepe Adası, Tavşan Adası ve Büyük Liman gibi doğal güzellikleriyle ünlüdür. Ayrıca Göldere Şelalesi ve Ahatlar Tabiat Parkı, doğa severler için keşfedilmeye değer yerlerdir.
Amasra, mutfağıyla da adından söz ettirir. Özellikle Amasra Salatası, taze ve bol malzemeli olmasıyla ünlüdür. Ayrıca, taze Karadeniz balıkları burada oldukça lezzetli bir şekilde sunulmaktadır.
Türkiye’nin kuzeyinde, Bartın iline bağlı Amasra, tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve kültürel zenginliğiyle Karadeniz’in en gözde turistik ilçelerinden biridir. Antik çağlardan bu yana önemli bir liman kenti olan Amasra, günümüzde doğaseverlerin, tarih tutkunlarının ve gastronomi meraklılarının uğrak noktası haline gelmiştir.
Amasra’nın tarihi, MÖ 12. yüzyıla kadar uzanır. İlk olarak Fenikeliler tarafından kurulduğu düşünülen bu şehir, ardından İyonlar, Persler, Pontus Krallığı, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar gibi birçok medeniyetin hâkimiyetine girmiştir.
Romalılar döneminde Amastris adıyla anılan şehir, stratejik bir liman kenti olarak büyük önem kazanmıştır. Bizans İmparatorluğu’nun egemenliği altında olduğu dönemde, şehirde surlar ve savunma yapıları güçlendirilmiştir.
Amasra, 1460 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Rivayete göre, Fatih Sultan Mehmet şehre ilk kez geldiğinde güzelliği karşısında büyülenerek, “Lala, Çeşm-i Cihan bu mu ola?” (Dünyanın gözü bu mu?) diyerek hayranlığını dile getirmiştir. Osmanlı döneminde şehirde birçok cami, han ve hamam inşa edilmiş, liman ticareti gelişmiştir.
Amasra, hem denizi hem de yeşillikleriyle doğanın sunduğu en güzel manzaralara ev sahipliği yapar. İlçenin her köşesi keşfedilmeye değer güzelliklerle doludur.
Roma döneminden kalan ve Bizans ile Osmanlı zamanlarında güçlendirilen Amasra Kalesi, ilçenin en önemli tarihi yapılarından biridir. Kaleye çıkan ziyaretçiler, Karadeniz’in büyüleyici manzarasını panoramik olarak izleyebilirler.
Amasra’ya köprüyle bağlı olan Boztepe Adası, ilçeye ayrı bir güzellik katmaktadır. Yine, deniz üzerinde yükselen Tavşan Adası, doğal yaşamı ve eşsiz manzarasıyla dikkat çeker.
Amasra’nın sahil şeridi, Büyük Liman ve Küçük Liman olarak ikiye ayrılır. Büyük Liman dalgalara daha açıkken, Küçük Liman daha sakin ve huzurlu bir atmosfer sunar. Burada denize karşı kahve içmek, bölgenin en keyifli aktivitelerinden biridir.
Doğa yürüyüşü yapmayı sevenler için Göldere Şelalesi, Amasra’nın saklı cennetlerinden biridir. Ayrıca, Ahatlar Tabiat Parkı, endemik bitkileri ve zengin orman örtüsüyle doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için idealdir.
Amasra, Karadeniz mutfağının en güzel örneklerini sunan bir ilçedir. Buraya geldiğinizde mutlaka tatmanız gereken lezzetler şunlardır:
Bölgenin en ünlü yemeği Amasra Salatası, taptaze sebzelerle hazırlanan, bol malzemeli ve lezzetli bir salatadır. İçerisindeki 15’ten fazla malzeme, ona kendine özgü bir tat kazandırır.
Karadeniz kıyısında yer alan Amasra, deniz mahsulleri konusunda oldukça zengindir. Özellikle hamsi tava, palamut ızgara ve mezgit tavası, burada en çok tercih edilen lezzetlerdendir. Balık restoranları, misafirlerine taptaze deniz ürünleri sunarak unutulmaz bir tat deneyimi yaşatır.
Amasra’ya özgü ballı yoğurt, doğal köy balı ve süzme yoğurtla hazırlanır. Ayrıca, ilçeye özgü ev yapımı tatlılar da tatmanız gereken lezzetler arasındadır.
Amasra, sadece tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda sunduğu aktivitelerle de keyifli bir tatil imkânı sunar.
Amasra’nın berrak sularında tekne turlarına katılarak çevredeki adaları ve koyları keşfedebilirsiniz. Ayrıca, dalış meraklıları için su altı keşifleri oldukça popülerdir.
Osmanlı döneminden kalma ahşap evlerin süslediği tarihi sokaklarda yürüyüş yapmak, Amasra’nın ruhunu hissetmek için harika bir seçenektir.
Amasra, doğası ve tarihi dokusuyla fotoğrafçılar için adeta bir cennettir. Gün batımında Büyük Liman’dan çekilecek kareler, unutulmaz anılar bırakacaktır.
Amasra’da tahta oymacılığı, bölgenin en önemli el sanatlarından biridir. Buradan el yapımı ahşap hediyelikler satın alabilir, sevdiklerinize özel bir hediye götürebilirsiniz.
Amasra’ya ulaşım oldukça kolaydır.
Amasra, tarihi, doğal güzellikleri ve eşsiz mutfağıyla Karadeniz’in en değerli incilerinden biridir. İster tarihi keşfetmek, ister doğayla iç içe olmak, ister lezzetli yemekler tatmak için olsun, Amasra herkes için unutulmaz bir deneyim sunar. Eğer huzurlu ve keyifli bir kaçamak yapmak istiyorsanız, Amasra kesinlikle listenizde olmalı!
Üyelik gerektirmez. Direkt yorum yapabilirsiniz.
Henüz hiç yorum yok. İlk yorumu yap!
Sitemizin farklı bölümlerine hızlıca göz atın ve keşfedin.